Bu nokta küçük biraz teknik içermesine rağmen gereklidir. INSERM U 383 genetik kromozomlar ve kanser Hopital Necker Claudine Junien, “Daha fazla yemek daha fazla strestir, genlerimiz daha çok sıkılır. Her gün az yemek en iyisidir. Bu görüş açısıyla baktığımızda kalori kısıtlaması çok faydalıdır,” diye açıklamıştır. Peki, bununla ne denmek istenmiştir? Örneğin göğüs kanserinin taşıyıcı geni nedir? Güneşte kalmaktan olabilir, az yemekten olabilir, çok fazla kalori tüketmekten ortaya çıkabilir aksine; çok sorulan bir soruyu cevaplıyoruz, bizler genlerimiz üzerinde büyük etkiye sahibiz. Genlerimiz kaderimizi belirlemiyor; bizler, yaşamsal alışkanlıklarımızla onların kaderini belirtiyoruz!
Diğer taraftan elverişsiz davranışlarla genlerini berbat edenler (örneğin sigara içerek) çok güçlü bir olasılıkla kötü alışkanlıklarını çocuklarımıza bulaştıracaklar ve onların sağlıklarını da bozacaklar böylece onları ciddi hastalıklardan korumamız oldukça zor olacak. Genlerimizi düşünmeliyiz!
Bir kalori sınırlaması ortaya koymak için kiloyu 25 yaştaki ağırlık olarak düşünerek kaloriyi yavaş yavaş % 25 den 10′a indirmek gerekir. Bu tip örnekler bir anda, risksiz ve sık sık zorluk çıkarmadan gerçekleşmez; özellikle yemeği hesaplamak gerekir.
Olası sorunlar arasında en çok karşılaşılanlar şunlardır:
* Besinlerde yanılma riski, çok az yendiğinden zorunlu olarak iyi besinler seçilmesi gerekir, yoksa yetersiz beslenme riski büyür ve sağlığı tehdit edebilir. Araştırmamızın amacı tersine döner.
* Tamamen az kalorili yeme riski: Okinavva modelinde besinlere bu bakış açısıyla yaklaşılmaz. Daha az kalorili yememek, zengin olan daha az kalori taşıyan gıdalar yemek.
* Vitaminler, mineraller ve diğer önemli elemanlardan proteinler, yağlar) yoksun olarak beslenmenin riski: Böyle olduğunda beslenme tam olarak sağlanmaz. Günde 1800 kalorinin altında beslenmeyi alışkanlık haline getirdiğimizde yetersiz beslenme kaçınılmaz olarak büyür. Ne yazık ki aşırı fakirleşmiş tarım, karmaşık metotları, tartışılan gıdalar klasik (sonuçları garantili olmayan) beslenme alışkanlığımızı değiştirmemiz ve Okinavva’nın ilkelerine saygı duymamız gerekir (her şey garantilidir) Not: Hayal ettiğiniz gibi adanın asırlıkları tamamlayıcı gıda almamaktadırlar.
* Uzun vadede sıkı bir kalori kısıtlaması izlemeye erişmek güçtür, sosyal uzlaşma açısından da bu olmayacaktır. Kızartma dolu bir tabağı dışlamak ve bu lezzetli şeye, tatlı olarak da çikolatanın sunulduğu bir lezzete hayır demek hiç de kolay değildir.
* Zayıf olma riski. İncelmek ya da ince kalmak aşırı ölçüde zayıflamak demek değildir: Gerçekten kemik üzerine yapışmış bir deri hiç de seksi değildir ve sağlık için de iyi değildir. Cinsellik hormonlarını örnek verecek olursak (ister kadın ister erkek olsun) eğer vücutları aşırı yağsızsa bu hormonlar kötü çalışırlar.
* Can sıkıntısı ve yorgunluk riski. Kalori kısıtlamasına dayanan bir yaşam, diğer bir anlamıyla koruyucu bir yaşam hemen hemen hiçbir çekicilik sunmaz.
devamını oku…
Sağlıklı seçenekler sunan restoranları seçin ve ihtiyaçlarınıza uygun yiyecekler satan yerleri öğrenin. Mümkünse, önceden yönetici ya da şef ile konuşun. Seyahat ederken salata barları olan restoranları seçin. Bu ya hep-ya hiç şeklinde uygulanması gereken bir plan değildir. Bu fikirleri okuyan her kişi şu anki diyetini daha sağlıklı olacak şekilde geliştirebilir. İnsanlar alıştıkları yiyecekleri daha çok sevme eğilimindedirler. Bu yüzden, şu anda yediğiniz bazı Sağlıksız yiyeceklere olan arzunuzu en nihayetinde kaybedeceksiniz ve sağlıklı, doğal yiyeceklerden daha fazla zevk almaya başlayacaksınız. Ben zararlı yiyecekler yerine sağlıklı yiyecekler yemeyi gerçekten daha çok seviyorum, çünkü hem tatları lezzetli hem de onları yediğimde kendimi daha iyi hissediyorum. Çoğu hastam aynı duygulan hissettiklerini söylüyorlar. Yiyecek tercihleri öğrenilir; sağlıksız yiyeceklerden hoşlanmayı öğrendiğiniz gibi, sağlıklı yiyeceklerden hoşlanmayı da öğrenebilirsiniz.
Eğer başarılı olmayı aklınıza koyduysanız, bu diyeti yolculuk halindeyken de uygulayabilirsiniz sadece önceden nereye gideceğinizi planlamanız ve orada size uygun yiyecekler olduğundan emin olmanız gerekir. Sosları tabağın yanına konulmuş çift porsiyon salata ısmarlamayı alışkanlık haline getirin ve bu sosların sadece çok azını kullanın ya da salatanızın üzerine limon sıkın.
devamını oku…
Hayvansal ürünlerle yüklü bir diyet vücudun detoksifıkasyon sistemleri üzerinde toksik bir gerilim oluşturur. Kafein, sigara ve eroini bırakırken olduğu gibi, çoğu kişi kısa süre boyunca yorgunluk, güçsüzlük, baş ağrıları ya da gevşek büyük idrar gibi yoksunluk semptomları yaşarlar. Vakaların yüzde 95′inde bu semptomlar iki hafta içinde yok olur.
Geçici uyum sağlama dönemi genellikle bir haftadan kısa sürer; bu dönemde yorgunluk, baş ağrısı ya da gazdan rahatsız olabilir ya da vücudunuz toksik alışkanlıklarından kurtulurken daha hafif semptomlar yaşayabilirsiniz. “Daha fazla proteine ihtiyacınız var” yanlış inanışına kanmayın. Bu kitaptaki menliler yeterli protein sağlar ve protein eksikliği yorgunluğa neden olmaz. Benim vegan menülerim bile her 1,000 kalori için 50 gram protein sağlamaktadır; bu büyük bir miktardır. Tehlikeli ama uyarıcı yiyecekleri bırakmak geçici yorgunluğa neden olur.
Gazın artması ve gevşek büyük idrar, sindirim yollarınızın daha önce hiç karşılaşmadığı kadar çok ve farklı lifler içeren bir diyete geçmeniz sırasında ara sıra karşılaşılan bir durumdur. Yıllar boyunca vücut, salgılarını ve peristaltik dalgalarını (sindirimle ilgili bağırsak kasılmaları) az lifli bir diyete göre düzenlemiştir. Bu semptomlar da zaman içinde düzelir. Çok iyi çiğnemek, hatta bazen salataları blenderde çırpmak bu geçiş döneminde yardımcıdır. Bazı kişiler başlangıçta fasulyelerden kaçınmalıdır ve sonrasında da onları sadece küçük miktarlarda kullanmalı, sindirim sisteminin yeni liflere alışması için birkaç hafta boyunca diyete yavaş yavaş artan miktarlarda fasulye eklemelidir.
devamını oku…
Doğal yiyeceklerde bulunanlar dışında yiyeceklere fazladan tuz eklemek hastalığa yakalanma riskinizi artıracaktır. Tuz tüketimi, mide kanseri ve hipertansiyon ile ilişkilendirilmiştir. İdeal sağlık için hiçbir yiyeceğe tuz eklenmemesini tavsiye ediyorum. Ünlü DASH araştırması, Amerikalıların ihtiyaçları olandan beş-on kat fazla sodyum tükettiklerini ve bunun zaman içinde tansiyonu artırma etkisi bulunduğunu belirtmektedir. Şu anda tansiyonunuzun yüksek olmaması ileride de olmayacağı anlamına gelmez. Yıllar boyunca çok fazla tuz yemeye devam ederseniz gelecekte kan basıncınızın (tansiyonun) yüksek olması büyük olasılıktır.
Tuz ayrıca idrarda bulunan kalsiyumu ve diğer az miktarda bulunan mineralleri de kendine çeker ve bu da osteoporoza katkıda bulunan nedenlerden biridir.” Yüksek sodyum alımı kalp krizlerinden dolayı ölümlerin de artmasına neden olur. Saygı duyulan tıbbi bir yayın olan The Lancefde yakın zaman önce yayımlanan bir deneyde, sodyum alımı ve aşırı kilolu erkeklerdeki ölüm oranı arasında korkutucu bir korelasyon olduğu bulunmuştur.20 Araştırmacılar şu sonucu çıkarmışlardır: “Yüksek sodyum alımı, yüksek kan basıncı da dahil olmak üzere diğer kardiyovasküler risk faktörlerinden bağımsız olarak ölüm ve koroner kalp hastalığının belirleyicisidir. Bu sonuçlar, yetişkin nüfusta tuz alımının zararlı etkileri olduğunu net bir şekilde kanıtlamaktadır.”
devamını oku…
Meyve ve sebzelerde bulunan çok küçük miktarlardaki tarım ilaçlarını tüketmenin etkileri günümüzde bilinmemektedir. Berkeley Kaliforniya Üniversitesi’ndeki Çevresel Sağlık Bilimleri Merkezi Ulusal Enstitüsü yöneticisi Dr. Bruce Amas, kariyerini bu soruya adamıştır ve bu çok küçük miktarların hiçbir riski olmadığına inanmaktadır.
O ve diğer bilim adamları bu görüşü desteklemektedirler, çünkü insanlar ve diğer hayvanlar doğal yiyeceklerin her lokmasıyla doğal olarak meydana gelmiş bu toksinlere maruz kalmaktadırlar. Vücut normal olarak kendi ürettiği metabolik artıkları ve yiyeceklerde doğal olarak oluşan kanserojenleri olduğu gibi tarım ilaçlarını da parçalar ve her an bu zararlı maddeleri dışarı atar. Tüketilen potansiyel kanserojen kimyasalların yüzde 99,99′u bütün yiyeceklerde doğal olarak bulunduğundan, sentetik olan yüzde 0,01′lik kısma maruziyetimizi azaltmak kanser oranlarını azaltmayacaktır.
Bu bilim adamları, insanların daha toksik olan ve yiyecekler üzerinde kalan azıcık tarım ilacı artığından daha yüksek dozlarda olan binlerce doğal kimyasalı tipik olarak sindirdiğini öne sürmektedirler. Dahası, sentetik kimyasalların kanserojen potansiyeli ile ilgili olarak hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, yiyeceklerde bulunandan binlerce kat yüksek dozlar kullanılarak yapılmaktadır. Dr. Ames, doğal olsun olmasın, bütün kimyasalların büyük bir yüzdesinin yüksek dozlarda potansiyel olarak toksik olduğunu (zehri oluşturan yüksek dozdur) ve ürünlerin üzerindeki az miktardaki kimyasal artıkların, kansere yol açtığına dair bir kanıt olmadığını söylemektedir.
devamını oku…
Birinci Gün
KAHVALTI
Çilek (taze ya da donmuş)
Portakal
Greyfurt
ÖĞLE YEMEĞİ
Elma Pastası Salatası
Tam buğdaydan yapılmış pideye doldurulmuş Lezzetli
Humus Sosu ya da Tillie Ninenin Patlıcan Sosu Salatalık ve domates 1 ya da 2 meyve
AKŞAM YEMEĞİ
Limonlu ve armut parçalı salata
Soğan mantar ve pişmiş domates ile buharda pişirilmiş
pazı ve kabak Meşe Palamudu Ezmesi Yaban Mersini
İkinci Gün
KAHVALTI
Portakal
1 su bardağı yulaf
30 gr. ceviz
30 gr. kuru üzüm
ÖĞLE YEMEĞİ
Kuru üzümlü Coleslavv Sebze ya da fasulye çorbası 1 ya da iki tane taze meyve
AKŞAM YEMEĞİ
Portakal ve Susam Soslu Salata
Dr. Fuhrman’ın Ünlü Anti-Kanser Çorbası
Yağsız domates soslu fırında patates
devamını oku…
Aşağıdaki menü ve yemek tarifleri, sağlıklı yeme prensipleriyle uyumlu olarak, besin ve lifler açısından zengindirler. En favori yemek tariflerimin çoğu bu bölümde anlatılmaktadır. Ben kendim de, hazırlaması hızlı ve kolay olan sade bir diyet uyguluyorum. Çoğu günler kahvaltıda kuruyemiş ve meyve yiyorum; öğlenleri hızlı ve kolay bir şekilde hazırlanacak yiyecekler yiyorum (örneğin bir kutu dondurulmuş brokolinin üzerine dondurulmuş nohut ya da fasulye koyup hafif bir sos ekliyorum. Yanında da meyve yiyorum.) Oturduğum yerdeki doğal ürünler satan dükkanda bir kutu sebze ya da fasulye çorbası bulmak çok kolay. Çok az bir efor harcayarak sağlıklı beslenebiliyorum. Hazırladığım menülerin de, benzer şekilde kolay olmasına çalıştım. Bununla birlikte, bir önceki bölümde anlatılan kurallara uymak kaydıyla, bu menüler üzerinde ciddi değişiklikler yapabilirsiniz. Yiyecekleri ve yemek tariflerini değişik kombinasyonlarda kullanabilir ya da farklı öğünlerde tüketebilirsiniz.
Aşağıda on dört günlük menü planı ve ilginç yemek tarifleri bulacaksınız. Gerçek hayatta bütün bu değişik yemekleri her hafta hazırlamayacağınızı unutmayın. Çoğumuz bir çorba ya da ana yemek hazırlarız ve ondan kalanları ertesi gün öğle yemeğinde, hatta akşam yemeğinde yeriz. Normal bir porsiyonun anlamını tekrar düşünmeniz gerektiğini unutmayın. Eskiden yan yemek olarak yediğiniz şeyler (salata, çorba, sebze) artık ana yemeğiniz olacak ve bu düşük kalorili yiyeceklerin porsiyonları artacak. Çok fazla yemek yemek neredeyse imkansızdır; sadece yanlış yiyeceklerden çok yemek mümkündür. Hayatınızı kolaylaştırın. Yemekten zevk alın, ama hayatınızın bir menü planı etrafında dönmesine izin vermeyin. Bu diyet çok lezzetli; fedakarlık gerektirmiyor, sadece farklı seçimler gerektiriyor.
devamını oku…
Uzun ömür ve kilo kaybı için Hayat Planı diyeti, en az yüzde 90′ı rafine edilmemiş bitkisel yiyeceklerden oluşacak şekilde hazırlanmalıdır. En başarılı hastalarım, işlenmiş yiyecekleri ve hayvansal gıdaları tatlandırıcı olarak görmekte ve toplam kalori alımlarının yüzde 10′undan azını bu yiyeceklerden sağlamaktadırlar.
Besin açısından yoğun yiyeceklerden bol miktarda tüketme prensibinin açık bir sonucu da, besin açısından zayıf olan yiyeceklerden az miktarda tüketmektir. Bu nedenle, diyetinizde çok miktarda hayvansal gıda, süt ürünleri ya da işlenmiş yiyecek bulunmamalıdır. Eğer bu yiyecekleri canınız çekerse, seyrek olarak yiyin ya da bir sebze yemeğini tatlandırmak için çok küçük miktarlarda kullanın. Altı Haftalık Plandan sonra hayvansal ürünleri tekrar diyetinize eklemek isterseniz, o zaman haftada bir kere az miktarda beyaz etli tavuk ya da hindi yiyin. Sığır etini ise daha da seyrek tüketmelisiniz. Bu, toplam hayvansal ürün tüketiminizi (sığır eti, hindi, balık) haftada 330 gram ya da daha az bir miktara indirecektir. Bu şekilde, bir gece küçük bir porsiyon hayvansal ürün, ertesi gece vejetaryen bir yemek yiyebilirsiniz. Hayvansal ürünleri (çorbalara, sebzelere, fasulyelere ya da tofuya ekleyerek) tatlandırıcı olarak kullanın, ana yemek olarak değil.
devamını oku…
Pazartesi, 18 Oca 2010
admin
*1* Ana yemeğin salata olduğunu unutmayın.Öğle ve akşam yemeklerinde önce onu yiyin.
En aç olduğunuz anda, yediğiniz şey ne olursa olsun, o yiyecekten çok fazla yeme eğilimi vardır. Çiğ yiyeceklerin sindirim yolundan geçiş hızlan yüksektir; sizi doyurur ve kilo kaybına yardımcı olurlar. Onlardan aşırı miktarda yemeniz mümkün değildir. Başarılı, uzun vadeli kilo kaybı ve sağlık, şimdiye kadar öğrendiğiniz gibi çiğ yeşillikleri tüketmenize bağlıdır. Yeşillikler dünyadaki en sağlıklı yiyeceklerdir. Obezite ve diyabeti olan birçok hastam, kahvaltı da dahil olmak üzere, her öğünde kıvırcık salata yerler. Meyve içeren kahvaltılarıyla birlikte göbek salata, öğle yemeğiyle birlikte karışık yeşil salata ve akşam yemeği ile birlikte marul yiyebilirler. Eğer isterseniz yarım kilodan fazla da yiyebilirsiniz, ama eğer doyduysanız ve yarım kiloyu bitiremiyorsanız kendinizi zorlamayın. Bu sadece bir hedeftir; rahat olun ve yemeğin zevkini çıkartın.
*2* Günde en az dört taze meyve olmak üzere istediğiniz kadar meyve yiyin.
Öğünlerinizde istediğiniz kadar meyve yiyebilirsiniz. Dört meyve yaklaşık 250 kaloridir. Ama bu konuda, Altı Haftalık Plan sırasında bile esnek olabilirsiniz, özellikle de tatlıyı çok seviyorsanız. Öğle ve akşam yemeğini bir karpuz, kantalup kavunu, greyfurt ya da bir kutu yaban mersini ya da çilekle bitirin. En iyi tatlı meyvedir ya da karışık dondurulmuş meyve. Bol miktarda taze meyve yemek, tatmin edici ve doyurucudur ve Yaşamak İçin Ye diyetine uyum sağlamanızı kolaylaştırır.
devamını oku…